Birinci Cild İkiyüzüçüncü Mektub

Tarih: 2015-04-09 | Yazar : İmam-ı Rabbani (kuddise sirruhu) | Kategori: Tasavvuf

Bu mektûb, molla Hüseyne yazılmıştır. Allah yolunda olanların yanında bulunmağı övmektedir:

Allahü teâlâ, hâllerinizi güzel eylesin. İşlerinizi faydalı eylesin! Maksadlarınızı ıslâh eylesin! Şerefli mektûbunuz geldi. Sevgilerinizi bildirdiği için bizleri çok sevindirdi. Allahü teâlâ, bu yolun büyüklerine olan sevginizi arttırsın! Onlara bağlılık arzusunu, ömrünüzün sermâyesi yapsın! Hadis-i şerifte, (El-mer'ü me'a men ehabbe) buyuruldu ki, (Kişi, sevdiği ile berâberdir) demektir. Bu büyükleri seven, onlarla berâber olur. Onlarla berâber olan, şakî olmaktan [küfürden ve günah işlemekten] korunmuş olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki, (İnsanların yaptıklarını yazan meleklerden başka melekler de vardır. Yollarda, sokak başlarında dolaşırlar. Allahü teâlâyı zikredenleri ararlar. Zikredenleri bulunca, birbirlerine seslenirler. Buraya geliniz, buraya geliniz derler. Kanadları ile, onları sararlar. O kadar çokturlar ki, göke varırlar. Kullarının her işini bilici olan Allahü teâlâ, meleklere sorarak: Kullarımı nasıl buldunuz, buyurur? Yâ Rabbî! Sana hamd ve senâ ediyorlar ve senin büyüklüğünü söylüyorlar ve senin ayblardan ve kusurlardan temiz olduğunu söylüyorlar, derler. Onlar, beni gördüler mi, buyurur? Hayır görmediler, derler. Görselerdi, nasıl olurlardı, buyurur? Daha çok hamd ederlerdi ve daha çok tesbîh ederlerdi ve daha çok tekbîr söylerlerdi, derler. Onlar, benden ne istiyorlar, buyurur? Yâ Rabbî! Cennetini istiyorlar, derler. Onlar, Cenneti gördüler mi, buyurur? Görmediler, derler. Görselerdi, nasıl olurlardı, buyurur? Daha çok yalvarırlardı, daha çok isterlerdi. Yâ Rabbî! Bu kulların Cehennemden korkuyorlar. Sana sığınıyorlar, derler. Onlar Cehennemi gördüler mi, buyurur? Hayır görmediler, derler. Görselerdi, nasıl olurlardı, buyurur? Görselerdi, daha çok yalvarırlardı ve ondan kurtulmak yoluna daha çok sarılırlardı, derler. Allahü teâlâ, meleklere, şâhit olunuz ki, onların hepsini affeyledim, buyurur. Yâ Rabbî! O zikredenlerin yanında, filan kimse zikretmek için gelmemişti. Dünya çıkarı için gelmişti, derler. Onlar benim misafirlerimdir. Beni zikredenlerle berâberim. Onların yanında bulunanlar da, zarar etmezler, buyurur). Bu hadis-i şerif ve yukarıda bildirdiğimiz (Kişi, sevdiği ile berâberdir) hadis-i şerifi gösteriyorlar ki, bu büyükleri sevenler, bunlarla berâberdirler. Bunlarla berâber olanlar, kazançlı olurlar. Allahü teâlâ, bizi ve sizleri, bu büyükleri sevenlerden eylesin! Sevgili Peygamberi, ümmî ve hâşimî olan Muhammed hurmetine duâmızı kabûl buyursun! Âmîn.

Şeyh İlahdâdın mektûbunda, kendinizden haber veriyorsunuz. Böyle ademler, yâni yokluklar, tâliblerde çok görülmektedir. Çok çalışınız. Ele geçenlerle doymayınız! Fârisî beyt tercümesi:

Çok cilve var, aranan sevgilide,

Kavuştum sanma, bir cilve görünce!

Bu büyüklerle birlikte bulunmak, en faydalı şeylerdendir. Allahü teâlâ, bunların sohbetine kavuştursun! Fârisî beyt tercümesi:

Aşk sarhoşlarîle bulun, mey yoksa da, koku geçer.

Koku da bulunmaz ammâ, onları görmek de yeter.

Gece gündüz karşısında bulunduğunuz büyük hazretten aldığınız yola sarılınız. (Allah) mübârek ismini, hiçbirşey düşünmiyerek, kalbinizden geçiriniz! Hazır ve nâzır olduğunu da düşünmeyiniz! Sıfatlarından hiçbirini hâtırınıza getirmeyiniz. Yüreğinizin bulunduğu yerde, gönülde (Allah) ismini hep bulundurunuz! Çok lâzım olan bilgiler, yazmakla anlaşılamaz. Anlatmak lâzımdır. Buluşursak, bildirilir. Buluşuncıya kadar, elinize geçenleri yazınız. Onları okumak, uzaktan teveccühe sebep olur. Vesselâm.

Vefâsızdır, ey denî dünya senin her nîmetim!

Ecel fırtınaları, mahv eyliyor her rif'atın.