Çöle İnen Nur-3

Tarih: 2015-03-19 | Yazar : Necip Fazıl Kısakürek | Kategori : Genel

Bu meydanda, bakalım kim en çok ve en güzel kendi kendinden geçebildi?

İşte sınır, işte at, işte meydan!..

O akıl budalaları ki, gözün nasıl gördüğünü anlamadan gördüğü şeylere inanırlar, fakat görmediklerine inanmazlar, gözlük üstüne gözlük takarlar ve üstelik görüneni bile göremezler; işte onlar, ellerinde birer istiklâl pertavsızı taşırlar, eşya ve hâdiselerin posalarını hep onunla incelerler ve hiçbir şey bulamazlar...

Onlar, benim bu itirafımdaki senedi, ilim ve usûl bakımından en büyük zaaf telâkki edebilirler ve peşin olarak kendimi, bizzat kendi elimle mahkûm ettiğimi iddiaya kalkabilirler.

Vecdimin ateşi, bana onları göstermez bile.. Onlar,gerçekten müstakildir; bense esirim! Ben, senin esirinim! Ve benim için hürriyetin son kemâl haddi, hakikate esarettir.İnsan olarak, hürriyetini bulmak isteyen, hakikate esir olsun! Ve sen, benim için bizzat hakikatsin! Ve onların istiklâli, boyunduruk altında, istediği gibi kuyruk sallayan, çifte atan ve dilediği yeri pisleyen hayvanların istiklâlidir!

Nihayet, varılmaz olan sana, en çok yaklaşmanın, görülmez olan seni en aydınlık görmenin biricik usûlü, şu noktada toplanıyor:

Tepeden inme aşk yıldırımları altında büsbütün mefluç, büsbütün kör hâle gelmek ve ondan sonra her vücut zerresine bir çift kanat ve bir çift göz hediye eden bir hafiflik ve kolaylıkla uçmak ve görmek..

Aklın son kertesini temsil eden melek «Sidretül-Münteha»da sana demedi mi:

—  Bana buradan ileriye yol yoktur! Geçersem yanarım!

—  Ya buradan ileriye nasıl geçilir?

—  Aşkla!..

Ve sen uçtun ve ilâhî visalin en mahrem bucağına ulaştın.Senin, ulaşılmaz olan Allah'a, yine onun izniyle ulaşmandaki usûlledir ki, biz sana, ulaşılmaz olan sana, ulaşmaya çabalayabiliriz. Sana yaklaşmanın biricik şartı, bu!.. Sana imansız akılla sokulmak isteyenler, daha kapının eşiğine ayak atmadan yanarlar. Hep yandılar!. Sadece aşk ve imân rivayet ederek, yine akıldan başka bir vasıta bulamayanlar da, kabalaşırlar. Hep kabalaştılar.Mevzuundaki kudsiyet ve namütenahi inceliğe lâyık olmanın çilesini çekmeyenler de çirkinleşirler. Hep çirkinleştiler!.

Bense, kapında aşkla yanmış ve daha çok yanmaktan gayrı muradı kalmamış, senin inceliğin ve güzelliğin karşısında, kendi kabalığımı ve çirkinliğimi görmüş, azad kabul etmez esirinim!. Hamdolsun, öbür türlü çirkinleşmek ve kabalaşmak ihtimaline, senden gelen ve her şeyi temizleyen aşk ateşi sayesinde uzağım!.

Bu kadar...

Bütün kâinat ve bütün varlığın ana mevzuu olan mevzuunda, insanlığa düşen borç ve usûl, bu kadar..

Herkes, borçların en ulvîsine ve usûllerin en san'atlısına götüren bu yolda, huzurunda sadece en fazla yanıp kül olmak noktasından birbirine meydan okuyabilir ve bu meydan okuyuştan sonra, o meydandan, hattâ mağlûp olmaktan büyük zafer olamaz!.

Bu meydanda zafer ihtimali de bu kadar..

Senin, herkesçe bilinen ve bildirilen dış hayat çizgilerini, ruhumun menşurundan toplayacağım... O menşur içindeki tefsir ve teessür kuruntularını, küçük elmas zerreleri hâlinde donduracağım... Sonra o esrarlı taşları mendil üstüne serip üzerlerine abanacağım, tılsımına bağlanıp kalacağım ve anlatacağım, anlatacağım..

Ben bunu yapmaya, çalışacağım!..




Etiketler: Çöle İnen Nur, Necip Fazıl Kısakürek, NFK


Yazarın (Necip Fazıl Kısakürek) Diğer Yazıları

  • Çöle İnen Nur-4

    2015-10-22

    Akıl, bu zaman ve mekân dışı tecelliye, başını eğip teslim olur mu? Mutlaka karıştırmak, kurcalamak, adi kıymet mantığından bir te'vil koparmak ister.

  • Çöle İnen Nur-3

    2015-03-19

    Bu meydanda, bakalım kim en çok ve en güzel kendi kendinden geçebildi? İşte sınır, işte at, işte meydan!..

  • Çöle İnen Nur-2

    2015-02-04

    Böyleyken, hayatını yazmayı murad edindim. Hayatını...

  • Çöle İnen Nur-1

    2015-01-27

    Sofra...Etrafında Allah Resullerinin dizildiği sofra...

  • Çocuktum. 6-7 yaşlarında var yoktum. Bir Ramazan günüydü. Çemberlitaşta oturduğumuz büyük Konaktan 

  • Erkeklerin gözünde merhamet, kadınlarının gözünde iffet, gençlerinin gözünde saffet, yaşlılarının gözünde şefkat kalmamış olan şehir… 

  • Benim Halim

    2013-05-26

    Evet, bizzat ben gazeteciyim; ve Allah’a şükür Tanzimattan beri gelen, menfi tarafından galip ve hakim örnekler arasında, bu milletin ruhuna bağlı ve rüyasına ilişik, sahici, belki de ilk, dünya görüşünün mimarı ve davacısıyım.

  • Ben

    2013-05-25

    Allah ‘ben’ kelimesinin belasını versin! Tevekkeli,cihanın en büyük velîlik derecesini bize dünya gözüyle göstermiş olan Esseyyid Abdülhakîm Efendi Hazretleri,bir eserlerinde şöyle buyurmadılar:

  • O ve Ben

    2013-02-20

    Efendim! Benim Efendim! Benim, güzellerin güzeli Efendim!Vaktiyle: «keşke bu kadar zeki olmasaydın!» buyurduğun adamın beynini, zerre zerre kıskaca alıp atom gibi çatlattıkları bu hengâmede, eminim ki, her dem beraberimde, her ân baş ucumdasın…

  • Abdülhakim Arvasi Hazretlerinin şahsiyetleri vesilesiyle, Müslümanlar, hatta suna veya buna mensup olanlar için son derece faydalı gördüğüm bu ince noktaları yerli yerine oturttuktan sonra iddiama gelebilirim: